COVID-19 AŞISI OLMAYANIN İŞ AKDİ FESHEDİLEBİLİR
- written by Dayslegal
- Jan 6, 2021
- 2 min read
Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ) ve Sağlık Bakanlığı’na tarafından Covid-19 “bulaşıcı hastalık” olarak kabul edilmiştir. Ülkemizde Covid-19 aşısını zorunlu tutan bir yasal düzenleme olmamasının yanı sıra, işbu durum kanunlarımız nezdinde farklı sonuçlara sebep olabilir. Yazımızda bunlardan en önemlisi olan İş Kanunumuz ve işçilerin durumunu ele alacağız.
4857 sayılı İş Kanunu’nda İşveren’in iş sözleşmesini sürenin bitiminden önce veya bildirim süresini beklemeksizin haklı nedenle derhal feshedebileceği sebeplerden biri olarak Sağlık sebepleri belirlenmiştir. Buna göre:
“İşçinin kendi kastından veya derli toplu olmayan yaşayışından yahut içkiye düşkünlüğünden doğacak bir hastalığa yakalanması veya engelli hâle gelmesi durumunda, bu sebeple doğacak devamsızlığın ardı ardına üç iş günü veya bir ayda beş iş gününden fazla sürmesi.”
Bu maddenin uygulanmasında öncelikle dikkat edilecek olan husus, işveren’in gerekli ve ilgili tüm önlemleri işyerinde ve işçileri için almış olup olmadığıdır. Eğer bu koşul karşılanmışsa, yani işverenin Covid-19 ’a karşı tüm tedbirleri alıp aşıyı da sağlamasına rağmen işçinin aşıyı reddedip hastalanması veya hastalık bulaştırması İş Kanunu’na göre “geçerli fesih” nedenidir. Ayrıca rağmen işçinin aşıyı reddedip hastalanması veya hastalık bulaştırması işyeri sağlık ve güvenliğine de aykırılık teşkil eder.

İşçi’nin, “tedavi olmayı kabul etmeyip karantinaya uymaması, aşı olmaması, işyerinde çalışmasında bulaş durumu nedeni ile sakıncalı bir hal oluşturduğunun sağlık kurulu raporu ile kanıtlanması halinde”, tazminatsız olarak iş akdi feshedilebilir. Aynı şekilde, iş sağlığını ve güvenliğini sağlamaması durumunda diğer işçiler de işverene karşı “haklı fesih” hakkını kullanabilir, tazminat talep ederek işten ayrılabilirler.
İşveren’in talebine rağmen aşı olmaya direnen işçi, işten çıkarılırsa önce arabulucuya gidecek, sonrasında ise dava açarak yasal haklarını arayacaktır. Bu noktada işveren’in Covid-19 kapsamında işyerinde tüm önlemleri aldığını ve işyeri sağlık ve güvenliğini korumak amacıyla 4857 sayılı İş Kanunu Madde 25’de kendisine tanınan hak ile işçinin iş akdini sona erdirdiğini savunacak olup, böylesi bir davanın işveren lehine sonuçlanacağı kanaatindeyiz.
